Son güncellenme : 20.12.2019 - 12:05
İpek Yolu’nun ilk günlerinde (2011-2013), Bitcoin ve diğer kripto kardeşleri, yasalara aykırı bir finansal ortam, düzenlenmesi zor ve geniş çaplı benimsenmesi için çok karmaşıktı. O zamandan beri, kripto paralar daha da gelişti ve daha iyi anlaşıldı ve şimdi, kripto teknolojisi dünyanın en yeni finansal aracı olmak için yeterince yol aldı.
Bir zamanlar, karanlık ağ işlemlerini kolaylaştırmak için kullanılan bir yöntem olarak kabul ediliyordu. Kripto teknolojisi internet çağının ortaya çıkışından bu yana en kullanışlı yeniliklere hızla ayak uyduruyor. Ancak, “çağın gelişmesi” olmasına rağmen kripto, devletler için yasal olmayan bir gri bölgede bulunuyor.
Küresel finans dünyasında birçok büyük oyuncu dijital para teknolojisini keşfetmeye ve geliştirmeye başlarken, hükümetler ve finansal otoriteler bu yenilikleri kısa vadede yasal çerçevelerin içinde tutmak için mücadele ediyor. Sorunun bir kısmı, kripto teknolojisinin hızlı bir şekilde geliştiği ve bu nedenle düzenleyici bir bakış açısına ayak uydurmakta zorlanmasıdır. Bununla birlikte, daha büyük bir sorun, kripto ve ilgili hizmet endüstrilerini yönetmek isteyen küresel düzenleyiciler arasında bir fikir birliği olmamasıdır.
Kurallar ve düzenlemeler, uluslararası sınırlar arasında değişmekle kalmaz, aynı zamanda birçok ülkede federal düzeyde bile standartlaştırılmaz. Çabalarının yasallığı veya sahtekarlık veya piyasa manipülasyonundan uygun şekilde korunma. Diğer yetki alanları kriptoyu bir para birimi olarak görmekte ve dijital varlıkların değişken değerlerini göz ardı etmektedir. Gelişmekte olan birçok ekonomide, kripto paralar ya tamamen yasaklanmıştır yada hiç düzenlenmemiştir (ya da yeterince düzenlenmemiştir). Bu yaklaşımların her ikisi de, kripto pazarını düzenleyici bir boşlukta faaliyet göstererek terk ediyor, bu da çoğu zaman suç işlerini kolaylaştıran gizli işlemlere kapıyı açıyor.