IMF’den yeni adım: Bitcoin ve kripto paralar resmi ekonomik istatistiklerde
IMF, dijital varlıkların küresel ekonomi üzerindeki etkisini dikkate alarak, Bitcoin ve diğer kripto paraları resmi ekonomik istatistiklere dahil etti. Yeni düzenleme, kripto varlıkların ödemeler dengesi ve uluslararası yatırım pozisyonu kayıtlarında nasıl sınıflandırılacağını belirliyor. Bu adım, dijital varlıkların finansal sistemdeki rolünü daha iyi izlemeyi amaçlıyor.

Yayınlanma: 22-03-2025 12:15
Uluslararası Para Fonu (IMF), dijital varlıkların küresel ekonomi üzerindeki etkisini dikkate alarak önemli bir düzenlemeye imza attı. 20 Mart 2025 tarihinde yayımladığı Ödemeler Dengesi ve Uluslararası Yatırım Pozisyonu El Kitabı’nın (BPM7) yedinci baskısında, Bitcoin başta olmak üzere kripto para birimlerini küresel ekonomik istatistiklere dahil etti. IMF’nin bu adımı, dijital varlıkların uluslararası ekonomi açısından resmi olarak tanınmasında tarihi bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
IMF, yeni düzenlemesinde kripto varlıkları iki ana gruba ayırıyor: Değiştirilebilir tokenler (örneğin Bitcoin) ve değiştirilemez tokenler (NFT). Kurum, bu varlıkları ayrıca yükümlülük taşıyıp taşımamalarına göre sınıflandırıyor. Yükümlülüğü bulunmayan Bitcoin gibi dijital varlıklar, “üretilmeyen finansal olmayan sermaye varlıkları” olarak kabul ediliyor ve sermaye hesabına kaydediliyor.
IMF’nin açıklamasına göre, Bitcoin ve benzeri kripto paralar artık küresel ödemeler dengesi istatistiklerinde resmi olarak izlenecek. Bu da sınır ötesi Bitcoin işlemlerinin, sermaye hesabında “üretilmeyen varlıkların alım-satımı” olarak kayda geçmesi anlamına geliyor.
Ethereum ve Solana gibi platform tabanlı tokenler nasıl değerlendirilecek?
Ethereum (ETH) ve Solana (SOL) gibi bir platforma bağlı olan kripto varlıklar ise farklı bir kategoriye dahil edildi. Eğer bir yatırımcı, kendi ülkesinden farklı bir ülkede çıkarılmış olan bu tokenlara sahipse, “öz sermaye varlıkları” gibi değerlendirilecek. Örneğin; Birleşik Krallık’ta yaşayan bir yatırımcı, ABD merkezli Solana tokenlarını elinde tutuyorsa, bu durum yabancı hisse senedi sahibi olmakla aynı muameleye tabi tutulacak.
IMF, bu tokenların mülkiyet hakları bakımından klasik öz sermaye varlıklarına benzer işlev gördüğünü ve buna uygun raporlanacağını vurguluyor.
IMF, staking ve madencilik gelirlerini de yeni kılavuza dahil etti. Bitcoin madenciliği veya staking faaliyetlerinden elde edilen gelirler artık hizmet ihracatı olarak tanımlanacak ve ülke ödemeler dengesi kayıtlarına işlenecek. Buna göre; staking sonucu elde edilen ödüller, yatırımcının elindeki token miktarına ve kullanım amacına bağlı olarak temettü benzeri gelir olarak sınıflandırılabilecek.
IMF, böylece kripto varlıklardan elde edilen pasif gelirlerin de daha şeffaf şekilde izlenmesini amaçlıyor.