David Rosenberg’in Bitcoin Eleştirisi: Gelecekteki Arzı Bilinmiyor! Rosenberg Haklı Mı?
Bitcoin (BTC) kısa süre önce yeni yükselişler kaydedeken, Rosenberg Research & Associates’in baş ekonomisti ve stratejisti David Rosenberg, kripto para eleştirisiyle dikkat çekti. 17 Aralık’ta Bitcoin’in büyük bir balon olduğunu ve yatırımcılarının arz konusunu anlamadıklarını söylediği bir röportaj verdi.
15 yıl önce konut piyasası balonunu tanımlamasıyla ünlü olan Rosenberg, çoğu BTC meraklısının onu kimin geliştirdiğini veya nasıl çıkarıldığını bile bilmediğini kaydetti. Rosenberg, yatırımcıların Bitcoin’in arz dinamiklerini anlamadan sürü mantığı ile hareket ettiklerini söyledi ve ekledi:
“Herkes arz kısıtlamasında 21 milyon sınıra ulaşacağımıza inanıyor gibi görünüyor, ancak protokolde bu limite ulaştığımızda Bitcoin arzının artamayacağını gösteren hiçbir şey yok.”
Bitcoin’in bilinmezken altının arz eğrisinin kesin olduğunu söyleyerek Bitcoin ile altını kıyasladı. Rosenberg’in fikirleri iddialı olsa da, ifadelerinin çoğu yanlış. Bitcoin’in sabit arzı gerçekten 21 milyon token’dır, altın arzı ise belirsizdir. Bitcoin’in geliştiricisi Satoshi Nakamoto’ya ait olan ve başlangıçta kayıtlı olan bir web sitesi olan bitcoin.org’a göre, “Bitcoin’ler azalan ve öngörülebilir bir oranda oluşturulur.” Temel olarak Bitcoin, “dayanıklılık, taşınabilirlik, takas edilebilirlik, sınırlılık, bölünebilirlik ve tanınabilirlik” gibi geleneksel para birimlerinin tüm özelliklerine sahip bir para türüdür. Altın ve gümüş gibi fiziksel özelliklerin aksine, matematikle desteklenir ve ağ merkezi değildir.
Satoshi Nakamoto, Bitcoin kodunu matematiksel olarak yazarken toplam 21 milyon Bitcoin arzı belirledi. Bu nedenle, bir protokol değişikliği olmadıkça yalnızca 21 milyon BTC oluşturulacaktır. Ancak, ağın merkezi olmayan doğası dikkate alınırsa, tüm Bitcoin kullanıcılarının işbirliği olmadan protokol değişikliği olmayacağı bilinir. BTC topluluğundaki hiç kimsenin parasını tehlikeye atacak bir değişiklik yapması mantıklı olmaz.
Bunların yanında Bitcoin’in fiyatındaki önemli artış, onun bir “balon” olduğunu göstermez. Bir şey, yapay olarak aşırı değer verildiğinde bir balon olarak nitelendirilebilir ve aniden aşağı inebilir. Bitcoin’de ise fiyat, arz ve talebine bağlıdır. Şu anda, özellikle kurumsal satın alma trendine bakıldığında, Bitcoin’e olan talep çok hızlı artıyor, dolayısıyla fiyat da artıyor. Ayrıca, azalan bir oranda yeni Bitcoin’ler yaratılıyor, bu yüzden fiyat yükseliyor.
2017’de kripto piyasası, BTC fiyatında büyük bir patlama ve ardından 2018’de büyük bir düşüş gördü. Ancak, Singapur’un FinTech Festivali sırasında, kripto parayı ilk benimseyen Winklevoss ikizleri, mevcut rallinin bir önceki ile aynı olmadığını açıkladı. Gemini kripto para borsasının kurucu ortağı Tyler Winklevoss’a göre, 2017 fiyat rallisi bir FOMO olayıydı. Mevcut dalgalanma hakkında yorum yaparken, “En sofistike yatırımcılar, odadaki en zeki insanlar, sessizce Bitcoin satın alıyor. Bu karakter kadrosu, bu şirketler, bu yatırımcılar o zamanlar Bitcoin’de değildi.” ifadelerini kullandı.
Röportajda Rosenberg ayrıca BTC’yi volatiltesi yönünden de eleştirdi ve “Bunun gerçekten geçerli bir yatırım tezi olmamasının nedeni, çok volatil olmasıdır.” ifadelerini kullandı. Ancak Symbiosis Capital’in kurucusu ve CEO’su Samuel Junghenn’in bakış açısı farklı.
“Bir şeyin değişken olması, geçerli bir yatırım olmadığı anlamına gelmez. Hem profesyonel hem de özel, geçimini “volatil” yatırımlardan sağlayan pek çok insan var.”
Junghenn, yapılan yatırımın türüne bağlı olarak volatilitenin yararlı veya zararlı olabileceğini ekledi. Ona göre, volatilite olmadan kar elde edemeyecekleri için değişkenlik trader’lar için harika bir özellik.